Bazı Ayrılıklar Zamansız Gelir

Karadeniz’in sevgi dolu koylarında doğan bu genç, çocukluğundan beri müziği ve yaşamı tutkuyla yaşadı. 2004’te “Akademi Türkiye” sahnesinde yüreklere dokundu, ardından "Islak Islak" ve "Mavi" gibi eserleriyle Anadolu rock’ın içli sesi oldu.
 

Barış, 29 Haziran 1979’da Karadeniz’in sessiz koyu Amasra’da, Hatice ve Selahattin Akarsu’nun oğlu olarak dünyaya geldi. Doğayla iç içe büyümenin verdiği özgür ruhu taşıyan küçük Barış, sadece bir çocuk değil; flüt, gitar, klavye ve mızıka çalan, basketbolda, karate ve yelkende başarıya doğru kürek çeken bir gençti. Her enstrümanda kendine özgü, her notada içtenliğiyle dikkat çekerdi.

 

Lisenin son yıllarında Antalya’da animatör olarak çalıştı, ardından Karadeniz Ereğli ve Ankara’daki barlarda garsonluk yaparken gecelerini müzikle doldurdu. O dönem, ruhu sazlarda süzülen, hayatına nota nota anlam katan bir gençti.

 

Akademi Türkiye’den Tüm Türkiye’ye

 

2004; Barış’ın yaşamında bir kırılma noktasıydı. Arkadaşlarının cesaretiyle çıktığı Akademi Türkiye sahnesinde sesiyle büyüledi. Haluk Levent’le, Deniz Arcak’la yaptığı düetler, onun yüreklerden taşan tutkusu oldu. Ve yarışmayı kazanarak, sadece gitarıyla değil, kalbinin derinlikleriyle ülkenin yıldızı haline geldi.

 

Aynı yıl, 30 Aralık’taki çıkışıyla hayatımıza giren Islak Islak albümü, Cem Karaca’ya dokunan bu delikanlının sesiyle yeniden hayat buldu. “Mavi”, “Kimdir O”, “Amasra”… her parça, Barış’ın ruhundaki farklı bir duygunun meltemiydi.

 

Albüm, Dizi, Yalnızlık

2006 yazında gelen Düşmeden Bulutlarda Koşmam Gerek, Barış’ın söz ve müziğindeki bireyselliği gözler önüne serdi. “Ben” ve “Yeter Be” parçaları, onun iç dünyasından bir melodik fısıltı gibiydi. Yine o yıl, Star TV ekranlarında yayımlanan Yalancı Yarim dizisinde başrol oynayarak oyunculuğunu da sergiledi; müziğini diziye taşıdı.

 

Eşzamanlı iki sanat dalında sırıtan bir yetenek, gizli hüzne rağmen yaşamı coşkuyla kucaklıyordu. 2007’nin baharında, 9 Mayıs’ta 13. Kral TV Video Müzik Ödülleri’nde “En İyi Rock Sanatçısı” ödülünü alarak, Murat Göğebakan’ın elinden taçlandı.

 

Trajik Veda: 28 Yılda Dolu Yaşam

Doğum günü gecesi, 29 Haziran 2007’de Bodrum’a giderken geçirdiği kazada, yanında olan sevgilisi Zeynep Koçak (24) ve arkadaşı Nalan Kahraman (37) olay yerinde can verdi. Barış ağır yaralı hastaneye kaldırıldı; kalbi durmuş bile olsa, yeniden çalıştırıldı. Beş gün süren yaşam mücadelesi, 4 Temmuz 2007’de saat 20:10’da sona erdi. Sadece 28 yaşındaydı. Kazanın yaşandığı Torba kavşağına sonra “Barış Kavşağı” adı verildi, ışıklar konuldu; ancak bu müdahaleler asla boşluğunu doldurmadı.


 Ardında Bıraktığı Miras

2008’de çıkan Ayrılık Zamansız Gelir postüm albümü, canlı performanslar ve diziden seslerle bu büyük kaybın ardından gelen sessiz çığlıktı. Amasra’da adının heykelle taçlandığı gibi, Bodrum ve Leeds’ten Londra’ya uzanan kulüplerde şarkıları hâlâ yankılanıyor; İngiltere’de bile sesini dinleyicilere ulaştırıyor.

Barış Akarsu, sadece bir sanatçı değil; Anadolu’nun kalbinden kopan güçlü bir fırtına gibiydi. Enstrümanları, söylediği şarkılar... Hepsinin içinde bir parça onun ruhu vardı. Gülüşü, sahnesindeki o tutkusu, yüreklere dokunan bakışlarıyla adeta “yaşamalıyız” diyordu.

28 kısa yılda öylesine büyük bir iz bıraktı ki; her dinlemede yeniden doğar gibi hissediyoruz. “Islak Islak” çaldığında kalbimiz ıslanıyor, “Mavi”de dünyanın en huzurlu yerinde buluyoruz kendimizi ve her ne kadar o genç yaşta göçüp gitmiş olsa da, çok uzun yaşanmış bir hikâyeyi ardında bırakıp gitti.

İlginizi Çekebilecek İçerikler