Ve perde açılır… Orkestra nefesini tutar, sahneye bir ışık düşer ve müzik, insan ruhunun en derin yerinden yankılanmaya başlar. Opera, yalnızca bir sanat türü değil; insanın duygularını notalara, hikayelerini sahneye dönüştürdüğü en büyüleyici anlatım biçimi olarak karşımıza çıkıyor. Aşk, ihanet, intikam, ölüm, kurtuluş… Her biri, güçlü vokallerle ve dramatik müziklerle bir araya geldiğinde, tarihin en unutulmaz anlara kapı aralar.
Klasik müziğin kalbinden doğan opera, yüzyıllar boyunca farklı dönemlerin ruhunu o ana taşımayı başararak insanları kendine çekmeyi başardı. İşte dünya sahnelerinde yankılanmış, müzik tarihine adını altın harflerle yazdırmış en iyi operalardan bazıları…

LA TRAVIATA – GIUSEPPE VERDI
Aşkın, fedakarlığın ve toplumsal baskının çarpıcı bir anlatımı. “La Traviata”, Verdi’nin insan doğasının kırılganlığını ustalıkla işlediği bir başyapıt. “Libiamo ne’ lieti calici” aryası, operanın en coşkulu anlarından biridir.

CARMEN – GEORGES BIZET
Tutkunun, özgürlüğün ve trajedinin simgesi. İspanyol ezgilerinin büyüsüyle bezeli “Carmen”, sıradan bir aşk hikayesini unutulmaz bir isyana dönüştürür. “Habanera” aryası hala dünyanın her yerinde yankılanır.

THE MAGIC FLUTE– WOLFGANG AMADEUS MOZART
Mozart’ın dahice zekasıyla kurguladığı alegorik bir masal. Işıkla karanlığın, bilgelikle cehaletin savaşı… Hem büyüleyici bir müzik ziyafeti hem de felsefi bir yolculuktur.

TOSCA – GIACOMO PUCCINI
Tosca, aşkla ihanet arasına sıkışmış bir kadının destanı. “Vissi d’arte, vissi d’amore” aryası, sanat ve sevgi uğruna verilen mücadeleyi en dokunaklı haliyle dile getirir.

AIDA – GIUSEPPE VERDI
Antik Mısır’da geçen bu destansı opera, aşk ve vatan arasında kalan iki ruhun hikayesidir. Görkemli sahne dekorları, devasa koro bölümleriyle opera tarihinin en büyük prodüksiyonlarından biridir.

MADAMA BUTTERFLY – GIACOMO PUCCINI
Bir Japon kadının saf sevgisi ile Batı’nın soğuk gerçekçiliğinin çarpışması… “Un bel dì vedremo” aryasıyla, kalpleri paramparça eden bir trajediye dönüşür.

DON GIOVANNI – MOZART
Mozart’ın dehasını en keskin şekilde gösteren eserlerden biri. Hem komedi hem dram barındırır; insanın tutkuları, günahları ve sonunda kaçınılmaz çöküşü üzerine evrensel bir anlatıdır.

DER RING DES NIBELUNGEN – RICHARD WAGNER
Wagner’in 15 saatlik mitolojik destanı izleyicilerin kalbinde. Tanrılar, kahramanlar ve lanetli yüzük etrafında dönen bu dört bölümlük dev eser, yalnızca bir opera değil, bir evrendir.
OPERANIN ÖLÜMSÜZ DÜNYASI
Her opera, kendi evrenini yaratır. Kiminde dev bir ordu yürür, kiminde yalnız bir kadının kalbi kırılır. Ama her defasında, müzik insana yeniden insan olduğunu hatırlatır. Yüzyıllar geçse de bu eserler, her yeni sahneyle yeniden doğar; çünkü opera, ölümsüz bir duygunun en güzel adıdır.